İnanın bende siz gibi bilmiyorum ama; bu konuyu burada yazarken kendimle de yüzleşip cevaplama gereği duydum. Çünkü bilirsiniz delidir, ne yapsa yeridir işte ?
Benim fotoğraf çekme ve gezme merakımla birlikte; aslında eskiyi çokça hissedip yaşamamış olsam bile (yani daha yaşlanmadım iması ?) “eski yapılar, yaşamlar, yaşanmışlıklara” inanılmaz bir ilgim olduğunu keşfettim. Bir ara Woswos’la 9 günlük çılgın bir kamp tatilim sonrasında da; WosWos sevdamı iyice pekiştirdim.
Eylül ayında klimasız arabada kelebek camlarının nasıl değerli olduğunu, bagajının ön tarafta bayağ büyük olup motorunun da arkada olduğunu, eğer ki bagajda yeriniz yoksa tepesine de eşyalarınızın hatta biz gibi aracın arkasına bisikletlerinizin bağlanıp yola çıkabileceğinizi, 110 km sonrasında uçuyor gibi hissettiğinizi, arada hararet yükselince dur dediğinde yolda bir yere çekip durmanız gerektiğini, bozulduğunda özel ustasını arayıp sorup çalışmasını beklemesini ve diğer arabalar yandan geçerken korna çalıp el sallamalarıyla işte o tutkum ve sevdam inanılmaz depreşti.
O tatil sonrasında Woswos’lar konusunda inanılmaz hassaslaştım. Hatta günün birinde alıp, keyfini süreceğim günlerin hayalini kurmaya başladım. Çünkü o his bambaşka. Onun verdiği hazzı başka hiçbir şeyde almanız pek mümkün değilmiş anlamış oldum. O yüzden günün birinde T1 ya da Woswos’um olacak ve onunla (annemin deyimiyle) fink atacağım.
Eee tabii ki logomuzda boşuna olmadı. Haydi bakalım gönlümüzce isteyelim ki, günün birinde sağlıkla nasip olsun inşallah dimi Wolksvagen ??
Zaman ayırıp okuduğunuz için Teşekkürler Efem ????